EVRENİN SIRRI ÇÖZÜLDÜ. CEVAP: 42!
42 sayısı günümüzde modern bir mit olarak geçmektedir. Douglas Adams tarafından yazılan ''Otostopçunun Galaksi Rehberi'' adlı kitapta geçen bu sayı günümüzde yer edinmiş olup 'Evrenin Sırrı/Gizemi' olarak bolca geçmektedir.
Öncelikle Douglas Adams'ın bu kitabı yazma serüvenine ufak bir değinelim. Genç yaşlardayken Douglas, Londra'dan İstanbul'a süren bir otostop turuna çıkar. Çantasında bulunan 'Otostop rehberi' kitabı ona ilham olmuştur ve konakladığı bir gecede gökyüzüne bakarak neden 'Otostopçunun Galaksi Rehberi' adlı bir kitap, rehber olmasın diye düşünmüştür. Bunun üzerine bu isimle yaptığı radyo yayını çok tutmuş ve iyice ün kazanmıştır. Yine bu adla çıkardığı kitap çok tutulmuş ve kitaba filmler çekilmiştir.
Peki önce sayının çıkış noktası olan o olaya inelim. Kitapta olay şöyle geçmektedir: Farklı bir boyutta hiper zeki varlıklar yaşamaktadır. Bu varlıkların yaptığı ve Yüce Akıl/Derin Düşünce adı verilen muhteşem özellikte bir bilgisayar bulunmaktadır. Hiper zeki 2 varlık bu Derin Düşüncenin karşısına çıkarlar ve sorarlar: 'Evrenin, kainatın, bütün yaşamın sırrı nedir?' Bu sorunun üzerine Derin Düşünce cevabı hesaplamasının 7.5 milyon yıl sonra biteceğini ve o zaman gelmelerini söyler. Tabi bu unutulmaz ve 7.5 milyon yıl sonra coşku dolu alanların kalabalıklığıyla cevabı almaya giderler. Derin Düşünce nihai sonucu beğenmeyeceklerini söyleyerek açıklar: 42! Evet işte 42 sayısı bundan sonra çok popüler olmuştur.
Popüler olduktan sonra o kadar çok şey 42 sayısına bağlanmıştır ki 42 sayısı gerçekten bir sır, bir kod gibi görülmeye başlamıştır. 42 sayısına çıkan bir örnek: Eğer bir kağıdı 42 defa katlarsınız ulaşacağınız kalınlık dünya ile ay arasını doldurabilecek uzunlukta olurdu. Bunun gibi birçok konu ile sınırlı kalmayıp bazı firmaların örneğin Google'ın bile yeni taşındıkları yerde 42 numaralı ofise yer vermesi, bazı filmlerde; örneğin Lost dizisinde şanslı rakamlar arasında 42'ye de yer verilmesi bazı örneklerdir.
Gelelim asıl soruya. Hiç kimsenin aklına yazara 'Nedir bu 42?' diye sormak gelmemiş mi? Elbette gelmiş ve bunu genç yaşlarda yazara sorduklarında hiçbir şekilde yanıt alamamışlardır. Kitabın çıktığı seneden yaklaşık 42 sene sonra. yazarın ölümünden hemen hemen 1 sene önce milyonlarca kez sorulan 'Neden 42?' sorusuna artık Douglas Adams cevap vermiştir. Cevap kendi açıklamasından bizzat şöyle:
'Bir gün dışarı çıktım ve Derin Düşüncenin ne yanıt vermesi gerektiğini düşündüm. Uzun uzun düşünerek odama çıktım ve pencereden dışarıyı seyrettim. Bu cevabın bir sayı olması gerektiğine karar vermiştim. Fakat öyle bir sayı olmalı ki hiçbir anlamı olmasın dedim ve 42 dedim. Evet evet nihai sonuç 42! olmalı dedim. '
Göründüğü gibi o kadar çok şeyin sonucunun bağlandığı 42 sayısı, Douglas'ın kitabı yazdığı zamanlarda hiçbir anlamı olmayan bir sayıdır. Ortaya atılan bir tabu ve biz insanların suya atılan ekmeği çevreleyen balıklar misali çok fazla anlam yüklememiz. Ve bunun üzerine çıkan teoriler, düşünceler... Burada da görüldüğü gibi ana konu sayı değil. Yoksa Google'da yapılan ufak bir araştırma sonucunda 23 sayısı üzerine bir sürü söylemler, 13 sayısı üzerine kurulan uğursuzluk teorileri ve niceleri. Biz bize bahşedilen akıl,zeka,düşünüp analitik bir sonuca varma özelliklerimizi, yeteneklerimizi kullanarak çoğu olay karşısında bilim ve mantık adımları atarak aslında gerçeğin, kurgunun neyin gerçek neyin hayal ürünü olabileceğini bulabiliriz. Ortaya atılacak her teze veya düşünceye elbette saygı uymalıyız fakat konunun derinine inmeden, araştırmadan, analitik düşünceyle varsayımlara sonuçlara çıkmadan verilen her düşünce yada bilgiyi özümsememeliyiz. Ve son olarak; o ekmeğin çevresindeki balıklardan olmayın.
Yorumlar
Yorum Gönder